23 Ocak 2019 Çarşamba

Etkileyici Romanlar



       UÇURTMA AVCISI


      Khaled Hosseini'nin eşsiz anlatımı ile yazılmış etkiliyici bir roman.


      Afganistan'ın Kabil ilinde büyüyen iki çoçuğun hikayesini anlatıyor roman. Kabil'de monarşi döneminden hemen önce zengin bir ailenin çocuğu olan Emir ve onların kahyalarının çocuğu olan Hasan'ı konu alıyor. Bu iki çocuk birbirlerini çok seven kardeş olarak gören yüreklere sahipler. Fakat Roman hiç beklenmedik şekilde ilerlemekte ve sürekli olarak her sayfasında okuyucuyu şaşırtmaktadır.

      Yer yer  göz yaşlarının tutulamayacağı bu kitabı okurken bazı dersler çıkaracaksınız. Acıyı, çaresizliği, arkadaşlığı, sadakati, ihaneti iliklerine kadar hissettiriyor.

      Eminim ki sizlerin de binim gibi bir solukta okuyup yer yer ağlayacağınız, yer yer kızacağınız, yer yer de ders çıkaracağınız bir kitap. Kitabın filmi de yapılmıştır.

      Herkese iyi okumalar dilerim...


Ucurtma Avcısı

22 Ocak 2019 Salı

Mühendis Olmak.

Mühendis Olmak

          MÜHENDİS OLMAK.....

          Ülkemizde ve dünyamızdaki birçok genci hayallerini süsleyen bir meslek dolduğunu sanırım belirtmeye gerek yok. Çünkü herkes tarafından kabul edilen bir meslek grubudur mühendislik. Orta öğrenimini başarı ile tamamlamış olan gençlerimiz yüksek öğrenimlerini yapmak üzere seçim yaparken mühendislikleri kesinlikle göz önüne almaktalardır. Mühendislik fakülteleri ülkemizde gözde olan birkaç meslek bölümlerinden birini oluşturmaktadır. Sayısal işlemlerden ve bilgisayar alanındaki gelişmelerden sıkılmayan öğrenciler için kesinlikle düşünülmesi gereken bir fakültedir mühendislik Fakültesi.
 
         Mühendislik fakültelerini okumak herkesin hayali olabilir ama herkesin becerebileceği bölümler olmadığını belirtmek isterim. mühendislik fakültesini kazanıp okuyamayan veya çok uzun yıllar süren bir macera sonrasında bitirenleri de bilmekteyiz. Mühendislik fakültesine girmenin yanında mühendislik fakültelerini okumak, bitirmek de çok zor ve meşekatli bir şeydir. okuyup bitirdikten sonra işe girmesi de sıkıntılı bir süreç sonrasında olmaktadır. Herşeye rağmen çalıması zevkli bir meslektir. aynı zamanda havalı bir meslek olduğunu da söylemeden geçemiyeceğim 😊

       Bundan sonraki yazımızda ülkemizdeki mühendislik dallarından bahsedip sorunlarını anlatmaya çalışacağım. Bildiğim kadarıyla kendi alanım ile ilgili çalışmalardan da söz edeceğim. Sizler de yayınlamamızı istediğiniz yazılarınızı ulaştırabilirsiniz. herkese iyi günler dilerim :)

Ülkemizde Mühendislik

 Mühendis Olmak Evet Güzel

            Ama.....


           Evet işte aması var hatta amaları var mühendis olabilmenin. En başta mühendis olabilmek için fakülteyi kazanmak yani iyi bir matematik ve fen neti bırakmak gerekiyor ÖSYM sınavında. Peki aldık diyelim güzel bir puan ve yaptık tercihimizi, girdik şöyle güzel bir ilde, güzel bir üniversiteye. İşte şimdi her şey başladı.

          Mühendislik fakültelerini okumak fakülteyi kazanmaktan daha zordur. Bu herkesin bildiği bir konu. Ağır matematiksel dersler, proje ödevleri, ince hesaplar, uygulamalar, bilgisayarlı çizim programları, stajlar, teknik resim bilgi ve becerileri, proje okuyabilme kabiliyeti, üç boyutlu düşünebilme.... ve daha bunlar gibi birçok işle uğraşmaya hazır olun.

          Zordur dersleri ama çok zevklidir. Tabi bu işleri yapmayı göze alabilene. Okuması zordur ama bir şekilde okunur ve biter. Her başlangıç gibi Mühendislik Fakültesinin de bir onu vardır ve oda biter. Ama her bitiş başka bir başlangıçtır. Mezun olduk aldık diplomaları. Sıra şimdi o diplomalar ile almış olduğumuz yetkileri kullanabilmekte.. Kolay mı bu? Tabi ki bunun da cevabı hayır. Mühendis olarak ülkemizde çalışmak okumaktan daha zordur, tıpkı fakülteyi kazanmanın okumaktan daha kolay olduğu gibi, fakülteyi bitirmek de bitirdikten sonra iş bulmaktan daha kolaydır. İş bulma çabaları tam bir fiyaskodur.

       Dünyanın en saygın mesleklerinden biri olan mühendislik ne yazık ki ülkemizde yeterli değeri ve desteği görememektedir. Bugün mezun olan her mühendis potansiyel bir işsizdir. Aldığı tüm eğitimleri unutmaya yüz tutan bir teknik beyindir. Ülkenin kaybetmeye başladığı ekonomik bir değerdir. Mezun mühendisleri asgari ücretle çalıştıran bir anlayış kabul edilemez bir anlayışın temel taşıdır.

       Ülkemizde bazı mühendislik dalları ne yazık ki kapanmak üzeredir. Öğrencilerin atanamama, iş bulamama kaygısı, mühendislik fakültelerini tercih etmemelerine sebeptir.

     Umarız gereken değer mühendislere ve mühendisliklere verilir. Asgari ücret kelimelerinin özel sektörde mühendisler ile aynı cümlede bile kullanılmasına engel olunması en büyük beklentimdir.


Saygılarımla..

Çevre Mühendisliği

 Ülkemizin Kıymetini Bilmediği Mühendislik Dalı Çevre Mühendisliği....


           Sağlıklı bir yaşam alanı oluşturulabilmesi için gerekli olan sürdürülebilir çevre ilkelerini uygulama yetenekleri ile mezun olan çevre mühendisleri maalesef gerekli önemi ve değeri görmemektedir. Ülkemizde her yıl yüzlerce çevre mühendisi fakültelerden mezun olmakta ve işini gerek özel sektörde gerekse kamu kurumlarında yapamamaktadır. Buna bağlı olarak da ülkemiz yeterince sağlıklı bir çevreye sahip olamamaktadır.

           Devlet yetkililerimiz çevreye önem vermekte fakat çevre mühendislerinin her ne sebeptense es geçmektedir. Devlet Başkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN'ın kıymetli eşleri Emine ERDOĞAN Hanımefendi'nin başlatmış olduğu Sıfır Atık projesi son derece önemlidir. Ayrıca Çevre Kanununun revize edilmiş olması da son sürdürülebilir çevre açısından son derece önemlidir. Fakat unutulmamalıdır ki: Çevre Mühendislerinin kontrolü ve denetimine başvurulmadan atılan bu adımlar başarısız olmaya mahkumdur. Kamu kurumlarında çevre mühendislerinin sayısının artırılması ve gerekli yetkilerle donatılması, her türle projenin başarılı olmasını sağlayacaktır.

           Kamu kurumlarında çevre mühendislerinin çalışma alanlarına giren birçok işte farklı mühendisler görev almaktadır. Umarım ki bu hatalarda dönülüp kamuda daha fazla çevre mühendisi çalıştırılır.



          Saygılarımla.

          #KamuyaÇevreMühendisiLazım

27 Aralık 2018 Perşembe

Gelişen Dünyamız.


            Gün geçtikçe teknoloji ve teknolojinin gelişimine bağlı olarak da üretim ve tüketim alışkanlıklarımız da değişiyor. Birkaç yıl önce cep telefonu, tablet ve bilgisayar gibi şu an dünyamızın en çok kullanılan ürünleri yoktu bile hayatımızda. Ama şu günlerde kullanmayan ile dalga geçiliyor. Bilgisayar kullanmayı bilmeyen bir insana geri kalmış gözü ile bakılıyor. Evet belk i hala eski cep telefonu kullanıyor veya hiç kullanmıyor olabilir bir insan, hatta bilgisayar klavyesine elini dahi sürememiş de olabilir. Bu bir gelişmişlik kriteri midir insan için sorgulamak gerekir. Mesela hiç bilgisayar kullanmamış ama her gün bir kaç saat kitap okumuş, birkaç yer gezmiş görmüş birine geri kalmış diyebilir miyiz sorgulamamız gerekiyor.

       Gelişen teknoloji hayatımıza bir çok yönden etki etmektedir. En çok da tüketim alışkanlıklarımıza. bunlar ile ilgili birçok örnek ilginç ve güzel örnek var hayatımızda. Bir sonraki yazımda bu konu ile ilgili örnekler vermeye çalışacağım.

Mutlu hayatlar ..

Manşet